TÜRKİYE’DE GERÇEKTEN İSTİKRAR VAR MI?

Öncelikle ‘istikrar’ kelimesinin anlamını söyleyelim ki bugünkü iktidarın ve yandaşlarının sürekli kullandığı bu kavramın bu ülke de ne kadar geçerli olup olmadığını bir kez daha düşünün.
TDK büyük Türkçe sözlüğüne göre istikrar kelimesi ‘Aynı kararda, biçimde sürme, kararlılık, stabilizasyon’ anlamına gelir. Şimdi aşağıdaki örneklerle Türkiye’de istikrar var mıdır yok mudur bir bakalım, hatırlatalım:

Dün KKTC’yi Annan Planı çerçevesinde yok sayarak bir Kıbrıs Rum Devleti’nin kurulmasını desteklerken bugün Rauf Denktaş çizgisine gelindiyse,
Dün Suriye ile kardeşlik çizgisinde dış siyaset izleyip vizeleri kaldırırken bugün savaş noktasına gelindiyse,
Dün Nato’nun Libya’da ne işi var derken Libya’ya saldırının merkez üssü olunduysa,
Dış politikada sıfır sorundan, herkesle sorunları olan bir ülke konumuna gelindiyse,

Dün dolar 1,20 lira civarlarında iken bugün 2 liranın üzerinde ise,
Dün 1 kg ekmek 1,00 lira, mazot 1,50 lira iken bugün ekmek 2,50 lira, mazot 4,5 lira civarlarında ise,
Dün tarımda kendi kendine yeten bir ülke iken bugün saman bile ithal ediliyorsa,
Dün cari açık 56 milyar dolar dış ticaret açığı 246 milyar dolar iken bugün cari açık 256 milyar dolar, dış ticaret açığı 440 milyar dolarlara ulaştıysa,
Dün fiyat artışına zam bugün güncelleme deniliyorsa,

Dün öldürülen kadın sayısı bir yılda 100’ü geçmezken bugün bir yılda binlerce kadın öldürülüyorsa,
Dün fuhuş yapan kadın sayısı 25 bin iken bugün 100 binin üzerinde ise,
Dün cezaevlerinde 59 bin olan tutuklu ve hükümlü varken bugün 100 binin üzerinde ise,
Dün Balyoz’a , Ergenekon’a demokrasinin özde harekete geçmesi deyip, bugün askere, millete kumpas kuruldu deniliyorsa,
Dün yargı demokratlaştı deyip bugün yargı da paralel devlet, çete vurgusu yapılıyorsa,
Ve
Dün destan yazan 2000’e yakın polisin yeri bir günde değiştiriliyorsa,
Cezaevlerinde suçsuz-günahsız insanlar var denilmeye başlandıysa,
ve
Meclis kürsüsünde ‘Tek devlet, tek dil’ diyen, seçim meydanından ben hiçbir yerde ‘tek dil’ demedim diyen,
Benim gönlümde başkanlık sistemi var dedikten 10 dakika sonra, ‘ben öyle birşey demedim’ diyen bir Başbakan varsa,
Referandumlar ülkesi olacağız deyip, yaptıkları referandumdan dahi pişman oluyorlarsa, aksi uygulamalarda bulunuyorlarsa
ve
Koalisyonlar hükümetleri döneminde bile adalet, eğitim, sağlık, dışişleri, enerji politikalarında bu kadar değişiklik olmazken,
sen hala bu ülkede devlet kredisiyle peşkeş çekilen medyanın, devletten ihaleler alan patronlar medyasının diliyle ‘istikrar’ var diyorsan Başbakan’ın tabiriyle söylüyorum; ”gözleri var görmezler, kulakları var duymazlar, ağızları var doğruyu söylemezler” sınıfındasın.
Hiç kusura bakma kardeşim..!

Oğuz Kemal Özkan